8/A & 8/B & 8/C ÖğrenciLerinin Sitesi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

8/A & 8/B & 8/C ÖğrenciLerinin Sitesi

Bizler Okulun Tarihine Kazınacağız Ve Unutulmayacağız
 
AnasayfaAnasayfa  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Annenin gözyaşları

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
-*-FERİŞ-*-
8/A Kızı
8/A Kızı
-*-FERİŞ-*-


Kadın Mesaj Sayısı : 113
Yaş : 29
İsim : FERİŞTAH
ÇaLışkanLık Gücü :
Annenin gözyaşları Left_bar_bleue462 / 100462 / 100Annenin gözyaşları Right_bar_bleue

Hangi Sınıf : 8/A
Kayıt tarihi : 16/09/08

Annenin gözyaşları Empty
MesajKonu: Annenin gözyaşları   Annenin gözyaşları Icon_minitimeC.tesi Kas. 29, 2008 9:22 pm

Orta yaşlı kadın, evin içinde telaşlı bir haldeydi Eşyaların yerini değiştiriyor, örtüleri düzeltiyor, arada bir mutfağa gidip pişmekte olan yemeğe bakıyor, tekrar salona dönüyordu Sokaktan gelen her seste pencereye koşuyor, her duyduğu kapı zilinde de, başkasının zili olduğunu anlayıp üzülüyordu


Başka şehirde iş bulan oğlu, hem uzak yerde olduğundan hem de izin alamadığından 2 aydır gelememişti Orta yaşlı kadın, büyük bir özlemle oğlunun gelmesini ümit ediyor, kulağı zil sesinde, ayak sesinde telaşla bekliyordu Her anneler gününde, çocuğunun ona “Anneciğim, annler günün kutlu olsun” diyerek, boynuna sarılmasına öyle alışmıştı ki, sanki oğlu kapıdan giriverecek ve koşup boynuna sarılacaktı, sonra da onun için hazırladığı tatlılardan yiyecekti Oysa oğlu geleceğini söylememişti ki Kadın, boynu bükük düşündü, “-ya gelmezse, ya izin alamadıysa” İçini özlem dolu bir alevin yalayıp geçtiğini hissetti


Kadın sabahtan hazırlığa başlamıştı Telaşlı halini gören eşi, sorup durmuştu;” Bu telaşın niye?” diye ama cevabını bir türlü alamamıştı Sonunda da kadın; “-Bu gün evde işim çok, sen git-gez biraz” diye ısrar ederek, eşini rica-minnet dışarı çıkarmıştı “Ya, telaşımın nedenini anlarsa, ya saatlerce beklediğim halde oğlum gelmezse” diye düşünmüştü “Gelmezse” düşüncesiyle bir daha yüreği titremişti


Saatler geçip gidiyordu, öğlen olmak üzereydi; “-Gelemiyorsan, bir telefon et bari, ‘anneciğim’ de” İçinde sıkıntı armaya başlamıştı; “-Anneler gününü kutlamak için bir telefon bile etmeyecek mi acaba? Ben böyle bekliyorum ama o belki hatırlamadı bile ‘Gözden ırak olan, gönülden de ırak olur’ sözü anneler için de geçerli olur mu hiç Olamaz canım, bir telefon eder en azından Hoş telefon yetmez, özledim yavrumu, kara gözlerini, yaramaz gülüşünü Hıh yaramaz, dediğimi duysa yine darılır, ‘Beni çocuk gibi sevme’ der Sanki nasıl seveceksem…”

Çocuğunu düşündükçe, onunla konuştuğunu düşündükçe yüzü gülüyor, farkında olmadan bir anda neşeleniyordu Sonra duvardaki saate gözü takılıyor, yeniden durgunlaşıyordu “-Gelmeyecek, telefon bari etse” diye düşündü istemeye istemeye “-Sesini bari duymuş olurum” Tam böyle düşünürken, cep telefonunun sesiyle irkildi, omuzlarında bir yorgunluk, bakışlarında bir burukluk telefona uzandı, ekranına baktı, arayan oğluydu

Sevinmeli miydi? sevinemedi …acaba …acaba gelemeyeceğini söylemek için mi aramıştı Telefonda kutlayıp geçecek miydi anneler gününü, sarılamayacak mıydı yavrusuna?

Açtı telefonu;

-Alo

-Alo, nasılsın anneciğim?

-Sağol yavrum, sen nasılsın?

-İyiyim anneciğim

-Ne yapıyorsun, işler nasıl?

-Biraz zor oldu ama alıştım, hem bu şehre, hem de işe alıştım

-Öyle mi yavrucuğum

Söylemiyordu işte ne telefonda kutluyordu, ne de gelmiyeceğini söylüyordu Sonunda dayanamayıp sordu;

-İzin aldın mı yavrum?

-Evet anneciğim, izin aldım Sen nerden bildin

-Nerden mi, anneler günü için izin almadın mı?

-Ha, anneler günü doğru ya Anneler günün kutlu olsun anneciğim

-Sen sen bunun için izin almadın mı?

-Ah anneciğim, çok sevdiğim, benim için çok önemli bir bayanı görmeye gideceğimi söyledim Şefim de izin verdi Şimdi onun yanına gidiyorum

Orta yaşlı kadın durakladı, sesine hakim olmaya çalıştı

-Öyle mi, nasıl biriymiş bu?

-Anneciğim, emin ol bana, senin daha önce yaptığın yemeklerden daha lezzetlisini, daha önce yaptığın tatlılardan daha tatlısını yapmıştır, beni bekliyor şimdi

-Ben… şey… tamam yavrucuğum Şey, umarım o da seni seviyordur

-Sevdiğine eminim anne, zaten bu ilk iznimi sırf onu görmek için aldım Babam nerde anne?

-Dışardaydı yavrum Hah kapı çalıyor, sanırım baban geldi

-Tamam anne selam söyle, ben de mis gibi kokuların geldiği, dünya da en çok değer verdiğim bir dünya güzüelinin kapısındayım

-Tamam yavrum, söylerim Sonra yine ara yavrum Allah’a emanet ol

Telefonu kapattı Oysa ne kadar özlemişti oğlunu, ne kadar görmek istiyordu Kapıya eli uzanırken, gözünden süzülen yaşlara engel olamıyordu

Kapıyı açtığında, boynuna atılan oğlunun “-Canım anneciğim, anneler günün kutlu olsun!” diye bağırması sanki bir rüya sahnesiymiş gibi geldi Oğlu; “-Anneciğim, seni sevindirecek bir sürpriz yapayım dedim, lütfen ağlama” dese de, annesi sevinçten hıçkıra hıçkıra ağlıyordu
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Annenin gözyaşları
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
8/A & 8/B & 8/C ÖğrenciLerinin Sitesi :: Her Telden :: Serbest Kürsü-
Buraya geçin: